'' ZIR CAHİL'' KİMDİR ?
Doğduğumuz günden bugüne dek, kah hayatın sillesini yiyerek, kah mutluluk denizinde yüzerek, şu an içinde olduğumuz konuma ve duruma gelmiş bulunmaktayız. Geldik gelmesine de, ama nasıl geldik ? Nelerden geçerek ve ne şekilde işlenerek ? Nelere düşman olduk, nelere dost ? Acaba CAHALETİN acı suyundan mı içtik, yoksa BİLGE olmanın gururuyla mı yeşer dik ? Bu yazımda sizlere,dilim döndüğünce ZIR CAHİL insanların, kim olduğunu anlatmaya çalışacağım ...
OKUMAK VE SORGULAMAK
Cehalet, bu kişilerin beyinlerini o denli uyuşturmuştur ki, bilime ilgi duymazlar, araştırmazlar, sorgulamazlar. Okuyup öğrenmek hep arka plandadır onlar için. Bir girdabın içinde olduklarını fark edemezler ! Onları oradan çıkaracak olan mantık ve felsefeye taşlarla, sopalarla karşı çıkmaya hazırdırlar. Bu durumun cefasını ise mantıklı düşünenler çeker. Tarih bunu defalarca göstermiştir.
GÜZEL VE İYİ OLAN HER ŞEY
Bu unsurlardan yoksun olduklarını, yüzlerinden, hareketlerinden, konuşmalarından rahatlıkla anlayabilirsiniz. Aslında daima iyilik yanlısı olduklarını savunurlar ama, sonuçta insanlığa kötülük yapmaktan başka bir işe yaramazlar. Günden güne gömüldükleri karanlığa, başkalarını da çekmeye çalışırlar.
KADINLAR
Kadınların giyimine karışılır, toplumda söz sahibi olmaları engellenir, bazı haklar hep erkeklerden sonra verilir,bazen de hiç verilmez. Aynı işi yapmalarına rağmen, erkeklerden daha düşük maaş alırlar ve daha bir çok haksızlığa uğratırlar. "Güzel olana" anlaşılmaz düşmanca bir tavır sergileme eğilimi gösterirler.
SANAT VE SANATÇI
Cahillerin öfkelerinden bahsetmiştik. İşte SANAT ve SANATÇILARI da, bu kapsamın içine dahil etmişlerdir. Genelde anlayamazlar anlatılmak isteneni. Gereksiz bulurlar, bazen de son derece sakıncalı ! SANAT bile yumuşatamaz, onların taşlaşmış olan kalplerini ...
KENDİ TÜRÜNDEN OLMAYAN CANLILAR
Sokak hayvanları, rahat etsin istemezler mesela. Kedi evi yaparsınız, grup halinde üstünüze yürürler, hatta canınıza kıyarlar. Sadece hayvana değil bitkiye bile düşmandırlar. Anlam veremediğiniz şeylerle karşı karşıya kalırsınız. Sanki dünya onların etrafında dönmektedir.
İSTEYİP ULAŞAMADIKLARI NE VARSA
Zengin olmak isteyip de olamadıklarında, zenginlik kötüdür, kariyer yapmak isteyip de yapamadıklarında, kariyer gereksizdir, arkadaş ortamı yapmak isteyip yapamadıklarında ise, sosyal olmak iyi değildir. Yani kendisi neyi beceremiyorsa, o mutlaka kötüdür. Sizin seviyenize de ulaşamadıkları için, sizi de düşman olarak bellerler.
ÇAĞDAŞLIK VE DEĞİŞİM
Çağdaş bir değişimin gerekliliğinden söz ettiğinizde buna çekinceyle yaklaşırlar. Yıkmak istemedikleri bir duvarları vardır, kendilerini o duvarın ardına hapsetmişlerdir. Kendilerine engeller koydukları yetmezmiş gibi, başkalarının değişmemesi için de onların etrafına duvarlar örme gayretine girerler.
FARKLI KÜLTÜR ANLAYIŞI
Sadece kültür de değil, farklı olan her insana saldırırlar. Tek tip olacaksınız onlara göre. Kendileri gibi olmadığında baskı kurmadan edemezler. Üniversite okumaları, zengin olmaları, lider olmaları onları asla değiştirmiyor. Duvarlarını o kadar kalın örmüşlerdir ki, cahillikerine geçit vermezler.
CİNSELLİK
Bu insanlar 24 saat seks düşünürler, ama başkaları seks düşündüğünde ise, buna karşı çıkarlar. Onlara göre KADIN ve ERKEK bir araya gelmemelidir. Oysa ki bir araya gelmeyi isteyen, en çok kendileridir. Bu yüzden de o korkunç SAPIKLIK haberlerine konu olanlar, hep bu KARANLIK ZİHNİYETLİ kişilerdir.
ANLAM VEREMEDİKLERİ VE KAVRAYAMADIKLARI
Anlayamadıklarını, akıl sır erdiremediklerini öcü gibi görme eğilimindedirler. Aylık dönümü olan kadınlara, cadı muamelesi yapanlar, Ay tutulması olduğunda korkup tencereye vuranlar, Dünya'nın düz olmadığı söylendiğinde, "Olur mu canım öyle şey!" deyip, bunu söyleyeni idam etmeye kalkarlar. Günümüzde de farklı hallerde buna benzer korkuları yaşamaya devam ediyorlar. Fakat, kendilerinin KORKU saldıklarından habersiz bir şekilde...
''SEN HAKLISIN'' VEYA ''ÖZÜR DİLERİM''
Onlarla gerçekleştirdiğiniz bir tartışma esnasında, asla bu cümleleri kullandıklarını göremezsiniz. Siz sakin bir tonda, kelimeleri özenle seçerek konuşurken; cahil biri, ağza alınmayacak şeyler söyler. Haksız olduklarını anlasalar bile hiç çaktırmazlar ve hala tartışmayı kazanabilmeyi amaçlarlar. Dünyadaki bu kargaşa ortamı neden çıkıyor sanıyorsunuz?
CİNSİYETÇİ VE IRKÇI OLMAYANLAR
Irkçı cinsiyetçi değilseniz eğer, sizinle tartışmak için fırsat kollarlar ve onların düşmanlarından biri oluverirsiniz. Her ne kadar size düşmanlık besleseler dahi, gelecek nesiller için CEHALETİN karşısında yenik düşmemek adına, MÜCADELEYİ hiç bir zaman elden bırakmamak gerekmektedir.
GERÇEK VE KENDİSİ
GERÇEK, onların olmasını istedikleri gibi değilse, onu asla kabullenemezler. Gerçeği kabullenmek yerine, kendi hayal dünyalarında kurdukları sahte gerçeklik ile yaşamayı seçerler. İşte o illüzyonda oldukları için, cehaletin erdem olduğu düşünülür.
Yazımı, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün, çok değerli bir sözü ile bitirmek istiyorum.'' Dünyada her şey için, MEDENİYET için, hayat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir ! İLİM ve fennin haricinde, mürşit aramak gaflettir, CEHALETTİR, dalâlettir ...!
SEVTAP KÜRKÇÜOĞLU
*****
(5846 sayılı FSEK tarafından saklıdır)
30 Mart 2020 Pazartesi
15 Mart 2020 Pazar
SANATIN GÜCÜ...
Geçen gün, ART ANKARA'da gerçekleştirilen 6.ÇAĞDAŞ SANAT FUARI'nı ziyaret ettim.Size duygularımı ifade etmem gerekirse eğer,ancak kısaca şunu söyleyebilirim, ''BÜYÜLENDİMMM''...Adeta rüyada gibiydim veya bulutların üzerinde dans ediyordum.Bununla ilgili size binlerce şey anlatabilirim.Sanatın ne kadar güçlü bir iletişim aracı olduğunu,duyguların ancak bu kadar güzel ifade edilebildiğini, bir kez daha bu fuarda görmüş oldum.Sözü daha fazla uzatmadan sizi, eserlerini hayranlıkla izlediğim ve beni derinden etkileyen,üçü de kendi alanlarında başarıyı yakalamış, SANATA elleri ve yürekleriyle şekil veren, SANATCI üç güzel hanımla tanıştırmak istiyorum...
ESMA KUDAR ...
01.12.1988 Merzifon doğumlu.2012 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi,Buca Eğitim Fakültesi, Resim-İş Öğretmenliği bölümünden dereceyle mezun olmuştur.Çok sayıda sergiye katılmış, resim yarışmalarında jüri üyeliği yapmıştır.Bir çok sergi organizasyonun yanı sıra, SANAT festivallerinde küratör ve organizatör olarak görev almıştır.Gazete ve dergilere şiir ve deneme yazıları yazmış,2007 ve 2014 yıllarında çıkardığı iki adet şiir kitabı bulunmaktadır.2012 yılından beri farklı yaş guruplarından bir çok kişiye kara kalem, yağlı boya ,sulu boya,guaj boya ve resim sanat eğitimleri vermektedir.2015 yılından beri kendi atölyesinde özel resim çalışmaları yapmakta ve sanat etkinlikleri düzenlemektedir.2017 yılından beri Azerbaycan Ressamlar İttifakı H.Z Tağıyev Halk Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin Türkiye Balıkesir kordinatörlüğünü yapmaktadır.
Esma Kudar diyor ki, ''Maya sembolleriyle başladığım çalışmalarıma,zamanla ŞAMAN ve VİKİNG sembolleri de eklendi. Özellikle Viking mitolojisi ve kültüründe,hayata bakışımla ilgili benzerlikler,benim o sembollerde kendimi bulmama neden oldu.Aslında sembollerin geçmiş ve gelecek hakkında bir köprü olduğuna inanıyorum.Çalışmalarımda izleyiciye, sembollerin bir aracısı belki bir elçi gibi, hem onları tanıtmak,hem de sembollerdeki gizli mesajlarla yeni pencereler açmayı amaçlıyorum''
MONA MUZO ( MUZAFFER ŞAĞBAN BEKTAŞ) ...
1971 İzmir doğumlu.1997 yılı Buca Eğitim Fakültesi Resim-iş Eğitimi Bölümü Resim Ana Sanat Dalı mezunu.1998 -2001 tarihleri arasında kurduğu işletmede grafik,ofset, duvar resmi ile ticari faaliyet gösterdi.Özel yetenek sınavlarına hazırlık kursları ve hobi resim kursları verdi.2001 yılında Milli Eğitim'e geçiş yaptı.Halen, İzmir'de Görsel Sanatlar Öğretmenliği yapmakta ve kendi çalışmalarına da özel atölyesinde sürdürmekte.
Değerli sanatçımız Mona, AL AĞAÇLAR,ZEYTİN AĞACININ GÖZÜNDEN,''YAŞAM VE ÖLÜM'' isimli çalışmasında,özellikle KADINA yönelik ŞİDDET'i işlediğini vurgulamaktadır.
SEVGİ KARAY ...
Atölye20 Buluşma Noktası'nın da kurucularından olan Sevgi Karay 1965 yılında Almanya'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Adana'da tamamladı ve sonra 1986-1991 yılları arasında Mimar Sinan Üniversitesi-Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümünde okudu.İlk kişisel sergisini 1993 yılında Artisan Sanat Galerisinde açtı.1999 ve 2001 yılları arasında ,Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi, Sahne Görüntü ve Tiyatro bölümünde malzeme dersleri verdi.1992'de eşi Hayri Karay ile beraber, Karay Dekorasyon adıyla atölyelerini kurdular.Burada hem heykel çalışmalarına hem de kendi tasarladığı dekoratif objelerin ve mimari dekorasyon elemanlarının üretimine devam etmektedir.Ayrıca 2016 yılından beri Atölye20 de heykel eğitimleri vermektedir.
Sevgi hanım, ''KADININ olduğu her yer çiçek açar'' diyor...
SEVTAP KÜRKÇÜOĞLU
*****
(5846 sayılı FSEK tarafından saklıdır)
Fotoğraflar: SELDA KÜRKÇÜOĞLU (Her hakkı saklıdır)
01.12.1988 Merzifon doğumlu.2012 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi,Buca Eğitim Fakültesi, Resim-İş Öğretmenliği bölümünden dereceyle mezun olmuştur.Çok sayıda sergiye katılmış, resim yarışmalarında jüri üyeliği yapmıştır.Bir çok sergi organizasyonun yanı sıra, SANAT festivallerinde küratör ve organizatör olarak görev almıştır.Gazete ve dergilere şiir ve deneme yazıları yazmış,2007 ve 2014 yıllarında çıkardığı iki adet şiir kitabı bulunmaktadır.2012 yılından beri farklı yaş guruplarından bir çok kişiye kara kalem, yağlı boya ,sulu boya,guaj boya ve resim sanat eğitimleri vermektedir.2015 yılından beri kendi atölyesinde özel resim çalışmaları yapmakta ve sanat etkinlikleri düzenlemektedir.2017 yılından beri Azerbaycan Ressamlar İttifakı H.Z Tağıyev Halk Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin Türkiye Balıkesir kordinatörlüğünü yapmaktadır.
Esma Kudar diyor ki, ''Maya sembolleriyle başladığım çalışmalarıma,zamanla ŞAMAN ve VİKİNG sembolleri de eklendi. Özellikle Viking mitolojisi ve kültüründe,hayata bakışımla ilgili benzerlikler,benim o sembollerde kendimi bulmama neden oldu.Aslında sembollerin geçmiş ve gelecek hakkında bir köprü olduğuna inanıyorum.Çalışmalarımda izleyiciye, sembollerin bir aracısı belki bir elçi gibi, hem onları tanıtmak,hem de sembollerdeki gizli mesajlarla yeni pencereler açmayı amaçlıyorum''
1971 İzmir doğumlu.1997 yılı Buca Eğitim Fakültesi Resim-iş Eğitimi Bölümü Resim Ana Sanat Dalı mezunu.1998 -2001 tarihleri arasında kurduğu işletmede grafik,ofset, duvar resmi ile ticari faaliyet gösterdi.Özel yetenek sınavlarına hazırlık kursları ve hobi resim kursları verdi.2001 yılında Milli Eğitim'e geçiş yaptı.Halen, İzmir'de Görsel Sanatlar Öğretmenliği yapmakta ve kendi çalışmalarına da özel atölyesinde sürdürmekte.
Değerli sanatçımız Mona, AL AĞAÇLAR,ZEYTİN AĞACININ GÖZÜNDEN,''YAŞAM VE ÖLÜM'' isimli çalışmasında,özellikle KADINA yönelik ŞİDDET'i işlediğini vurgulamaktadır.
SEVGİ KARAY ...
Atölye20 Buluşma Noktası'nın da kurucularından olan Sevgi Karay 1965 yılında Almanya'da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Adana'da tamamladı ve sonra 1986-1991 yılları arasında Mimar Sinan Üniversitesi-Güzel Sanatlar Akademisi Heykel Bölümünde okudu.İlk kişisel sergisini 1993 yılında Artisan Sanat Galerisinde açtı.1999 ve 2001 yılları arasında ,Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi, Sahne Görüntü ve Tiyatro bölümünde malzeme dersleri verdi.1992'de eşi Hayri Karay ile beraber, Karay Dekorasyon adıyla atölyelerini kurdular.Burada hem heykel çalışmalarına hem de kendi tasarladığı dekoratif objelerin ve mimari dekorasyon elemanlarının üretimine devam etmektedir.Ayrıca 2016 yılından beri Atölye20 de heykel eğitimleri vermektedir.
Sevgi hanım, ''KADININ olduğu her yer çiçek açar'' diyor...
SEVTAP KÜRKÇÜOĞLU
*****
(5846 sayılı FSEK tarafından saklıdır)
Fotoğraflar: SELDA KÜRKÇÜOĞLU (Her hakkı saklıdır)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)